Vergi Konularında Karşılıklı İdarî Yardımlaşma Sözleşmesi AB üyesi ülkeleri, İsviçre, Norveç, Brezilya, Hindistan gibi ülkelerin de dahil olduğu 141 ülke tarafından imzalanmıştır. Türkiye söz konusu bu sözleşmeyi 2011 yılında imzalamıştır. Bundan 6 sene sonra, Türkiye 21 Nisan 2017 tarihinde “Finansal Hesap Bilgilerinin Otomatik Değişimine İlişkin Çok Taraflı Yetkili Makam Anlaşması’nı" imzalamış ve 31 Aralık 2019 tarihinde onaylamıştır. Bu anlaşma uyarınca anlaşmayı imzalayan ülkeler, karşılıklılık esası temelinde, ülkelerin mukimlerine ait finansal hesap bilgilerini toplayıp otomatik olarak her yıl ilgili ülkeyle paylaşacaktır. Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı bilgileri toplayacak yetkili makamdır.
Bu sistem vergi kayıp ve kaçaklarını önlemek için kurulmuştur. Bu sayede uluslararası düzeyde vergide şeffaflık sağlanacaktır. Örneğin Türkiye’de yerleşik bir Alman vatandaşının Almanya’da sahip olduğu banka hesabının bilgisi Almanya’dan alınacaktır. Bankalar, hesapları tespit edecek ve bilgileri Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığına bildirecektir. Başkanlık elektronik ağ üzerinden ilgili ülkelere bilgileri gönderecek. Yani banka direkt olarak yabancı ülkeye bilgi gönderemez. Finansal kuruluşlar yeni açılan hesaplar için müşterilerden hangi ülkede yerleşik (mukim) olduklarını gösteren beyanlarını alırlar. 1/7/2017 tarihinden önce açılmış hesaplarda inceleme yapılır. İncelemede kişinin yabancı ülkede yerleşik olup olmadığına dair kayıt, ikametgâh adresi, telefon numarası, düzenli fon transferi hesapları, yabancı ülkedeki kişiye verilmiş temsil yetkisi araştırmaya konu olur. Bu konularda gösterge bulunursa ilgili kişi ile iletişime geçilir. Nerede mukim olduklarını gösterir belge kendilerinden talep edilir. Eğer kişi Türkiye’de yerleşik olduğunu beyan ediyorsa hakkında bildirim yapılmasına bilgi değişimi yapılmasına gerek kalmaz.
Bilgi paylaşımı kişisel verilere aykırı değildir, bilginin yurt dışına aktarılmasına rıza gösterilmediği yönünde dilekçe vererek otomatik bilgi değişimini önlemek mümkün değildir.
HANGİ KONULAR BİLGİ DEĞİŞİMİ KAPSAMINDADIR?:
Mevduat hesapları, saklama hesapları, ortaklık ve borç ilişkisi menfaati, nakdî değer sigorta sözleşmeleri, düzenli ödeme sözleşmelerine ilişkin finansal bilgiler paylaşım kapsamındadır. Ayrıca ilgilinin adı ve soyadı, adresi, yerleşik (mukim) olduğu ülke ve vergi kimlik numarası (VKN), doğum yeri ve tarihi, hesap numarası, hesap bakiyesi ya da değeri, hesaba yıl içinde ödenen faiz, temettü gibi gelirlerin ya da hesapta tutulan varlıklardan elde edilen gelirlerin toplam brüt tutarı karşılıklı bilgi değişimine tabi konulardır. Taşınmaz ve araç gibi taşınır bilgileri otomatik bilgi değişimi kapsamında değildir. Hesabın yıl sonu bakiyesi bildirime tabidir, hesap bakiyelerinin kaynağına dair bilgiler otomatik bilgi değişimi kapsamında değildir. Yani kaynak emekli maaşı ya da kira geliri mi sistem bunu bildirmez. Bakiyeye bakılır. Mevduat hesabındaki faiz geliri de bildirime tabidir.
Örneğin Almanya’da yerleşik Ali Bey’in Türkiye’deki (A) bankasında vadesiz mevduat hesabı bulunmaktadır. Ali’nin hesabına yıl içinde 24 bin TL SGK aylığı, 30 bin TL kira bedeli yatmıştır, Ali bu hesaptan 10.000 TL yıl içinde nakit olarak çekmiştir. Ali’nin 31 Aralık tarihli hesap bakiyesi 44 bin TL’dir. Takip eden yılın Eylül ayında Almanya’ya bu bilgi bildirilir. İçerik olarak emekli aylığı veya kira gelirinden bahsedilmez. Aynı özellikteki bilgiler Almanya’dan da alınacaktır.
4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu çerçevesinde gönüllü katılıma dayalı bireysel emeklilik hesapları otomatik bilgi değişimi kapsamına girmez. Mal zarar sigortaları ya da kaza sigortaları da kapsamda değildir.
İsveç’te yerleşik Ali Bey hem Türk hem İsveç vatandaşı ise ve Türkiye’deki bankada hesabı varsa bu hesaba dair bilgi İsveç ile paylaşılır ama T.C. kimlik numarası ya da kendisinin Türk vatandaşlığı bulunduğuna dair bir bilgi İsveç’e gönderilmez.
Türkiye’de kurulu ABC Limited Şirketinin %51 hissesine sahip ortağı Ali Bey İsveç’te yerleşikse, Ali’nin ortağı olduğu şirketin Türkiye’deki finansal hesaplarına ilişkin bir bilgi İsveç’e gönderilmez.
İsveç’te kurulu CDE şirketinin sahibi Ayşe Hanım İsveç’te yerleşikse ve Ayşe’nin şirketi adına Türkiye’de bir banka hesap varsa, bu hesabın bilgileri hesabın açılış tarihi ve bakiyesine bağlı olarak İsveç ile paylaşılabilir.
1/7/2017 tarihinden önce açılmış şirket hesabının 30/6/2017 tarihindeki bakiyesinin 250.000 ABD dolarının altında olması, müteakip yılların son günü itibarıyla da bu eşiğin aşılmaması ve finansal kuruluşun bu istisnadan yararlanmayı tercih etmesi hâlinde hesap bilgileri otomatik bilgi değişiminin dışında kalır. Ama sayı 250 bin doları aşarsa kapsam dışı kalınmaz. Örneğin, Norveç mukimi Ali’nin Türkiyedeki şirketinin brüt gelirlerinin %49’u kira gelirlerinden, %51’i ise faiz gelirlerinden oluşmaktadır. Ali şirketin tek ortağıdır. Şirketin Türkiye’de bulunan (D) Bankası’nda 260.000 avro tutarında mevduat hesabı bulunmaktadır. Bu hesap Norveç’e bildirilir. Karşılıklılık esası çerçevesinde aynı mahiyetteki hesap bilgileri de Norveç’ten alınır.
01/07/2017 tarihinden önce açılmış kurumlara ait hesaplarda hesap bakiyesinin 250.000 ABD dolarını geçmemesi halinde finansal kuruluşun bu hesabı Başkanlığa bildirmesi zorunlu değildir. Bireysel hesaplar için ise böyle bir eşik değer söz konusu değildir. 01/07/2017 tarihinden sonra açılan hem bireysel hesaplar hem de kurum hesapları bakiyesi ne olursa olsun bildirim kapsamındadır.
Örneğin Almanya’da Kurulu (A) şirketi Türkiye’de bulunan (B) bankasında 30/04/2016 tarihinde hesap açmıştır. Hesabın 31/12/2020 tarihli bakiyesi 248.000 ABD dolarıdır. Eşiği aşmadığı için bankanın bu hesabı 2021 yılında bildirmesi zorunlu değildir.
Bildirimler hesabın tutulduğu para birimiyle yapılacaktır. Kurlar arası çevirme yapılmayacaktır.
Anlaşma kapsamındaki finansal hesapların 31 Aralık tarihindeki hesap bakiyesi ile bu hesaba yıl içinde ödenen gelir (faiz, kâr payı, temettü, finansal varlıkların satışından elde edilen gelirler vb. gibi) bildirim kapsamındadır. Paranın kaynağının kira geliri olduğu, hesaba kira yattığına ilişkin bir bilgi gönderilmez.
Hesap sahibi tarafından; son 3 senedir para yatırma – çekme gibi hesap hareketi gerçekleştirilmeyen ve son 6 senedir hakkında finansal kuruluş ile iletişime geçilmeyen hesaplar, bakiyesi 1.000 ABD dolarını aşmıyorsa hareketsiz hesap olarak değerlendirilir ve bildirim yapılmaz. Ancak bakiyesi 1.000 ABD dolarını aşıyorsa bildirilecektir.
Hesabın kapatılmasının etkisi ise şu şekildedir; örneğin 2020 yılında kapatılan bir hesap, 2020 yılına ilişkin 2021 yılında yapılacak değişimde yer alacaktır. Sadece kapatıldığı yıl ile ilgili bildirim yapılacaktır. Kapatılmışsa bakiyesi sıfır denir, kapanma tarihine kadar hesaba işleyen faiz gibi bilgiler bildirime tabidir.
Ortak tutulan hesaplarda ortakların her biri hesap sahibi gibi görülür ve hesap bakiyesinin tümü her bir kişi için bildirilir. Para ikiye bölünerek bildirilmez.
Çifte vergilendirme olmaması için vergilerde mahsup gündeme gelebilir. Ülkeler arasındaki “Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması” da gündeme gelecektir.
ZAMAN BAKIMINDAN BİLGİ DEĞİŞİMİ:
2019 yılına ilişkin bilgilerin karşılıklılık sağlanan ülkelerle değişimine başlanmıştır. 2020 yılı ve takip eden yılların bilgileri 2021 yılı içinde ve takip eden yıllarda bilgi değişimi takvimine uygun olarak gerçekleştirilecektir. Bu tarihlerden önceki yıllara ilişkin otomatik bilgi değişimi yapılması söz konusu değildir.
BİLGİ DEĞİŞİMİ KAPSAMINDAKİ KİŞİLER:
Otomatik bilgi değişiminde önemli olan vatandaşlık değil, mukimliktir. Mukimlik ise bir ülkedeki yerleşme niyetini ifade eder. İlgili devletin mevzuatı gereğince ikametgâh, ev, kanunî merkez, iş merkezi gibi bir kıstas nedeniyle vergi mükellefiyeti altına giren kişi ya da kurumun o ülkede yerleşik (mukim) olduğu kabul edilir. Örneğin, İsveç vatandaşı bir kişi sürekli olarak Türkiye’de ikamet ediyorsa vergisel açıdan Türkiye’de yerleşik sayılır ve bu kişinin İsveç’te bulunan finansal hesap bilgileri İsveç Vergi İdaresi tarafından Türkiye ile paylaşılır.
Gelir Vergisi Kanunu madde 4 gereğince; “İkametgâhı Türkiye’de olanlar ile bir takvim yılında 6 aydan fazla devamlı olarak Türkiye’de oturanlar Türkiye’de yerleşmiş sayılırlar.”